Potansiyel Antikanser Şalkon Türevinin İncelenmesi
Çağımızda sağlıksız beslenme, gelişen teknoloji nedeniyle artan radyoaktivite, çevre kirliliği, GDO gibi pek çok nedenden dolayı kanser, önemi giderek artan bir sağlık ve yaşam sorunu durumundadır. Kanser, gelişmiş ülkelerde kalp hastalıklarından sonra, ölümlerin ikinci nedeni sayıldığından her insanın korkulu rüyası haline gelmiştir. Biz de bu çalışmamızda şerbetçi otu, mimoza, domates kabuğunda bulunan, ayrıca sentetik olarak da oluşturulabilen şalkonların antikanser özelliklerini belirlemeyi amaçladık. Biz bu çalışmamızda, şalkonu, Claisen Schmit yöntemiyle sentezleyerek, biyosensör ve PGE(kalem ucu grafit elektrot)yardımıyla, DNA ipliklerindeki bozulmaları ve antikanser etkilerini inceledik. Elde edilen bileşik saflaştırılmış ve saf olan bileşiğin yapısı, IR ve NMR spektrofotometresi ile onaylanmıştır. Daha sonra da bileşiğin DNA ile etkileşmesi elektrokimyasal yöntemle saptanmıştır. Sentezlediğimiz şalkon bileşiğinin, biyoaktivitesini değerlendirmek amacıyla, stabilite çalışması gerçekleştirilmiştir. Böylece sentezlediğimiz bileşiğin biyolojik nükleofillere karşı kimyasal ilgisini belirlemek mümkün olacaktır. Ayrıca oluşan katım ürünlerinin tekrar aktif türeve dönüşmesi beklenebilir. Yaptığımız çalışmada, şalkonun hücre nükleofillerine karşı kimyasal ilginin yüksek olduğu anlaşılmaktadır. Bu özellikleri nedeniyle antikanser, antimikrobial, antimalaryal, antienflamatuvar, ve diüretik etkilerinden söz edilebilir. Ayrıca bu çalışmanın sonuçları antikanser etkisi gösteren şalkonlarla daha kapsamlı araştırma yapılmasını gerektirdiğini göstermekte ve araştırmaya devam edilmesi açısından umut verici görünmektedir.
Nilüfer Ülcay
Merve Dokumacı
Gülçin Bilicen